"KAZANMA ALIŞKANLIĞI OLAN OYUNCULARIN OYNAMASI..."

A Milli Futbol Takımının Arnavutluk ve Moldova galibiyetlerin değerlendirmesi istenen Okan Buruk, "Bir kere sonuç almak çok önemli. Belki Moldova maçını iç sahada oynuyoruz, kazanmamız normal olabilir; ama Arnavutluk zor bir deplasmandı. Arnavutluk, sahasında sert bir takım. Deplasmanda Arnavutluk'u yenmek kolay bir şey değil. Kolay bir galibiyet olmadı. Çok zor bir maçı kazandık. Oyun olarak, kalitemizi biraz daha ortaya koyduk. Rakibin direncine karşın, kalitemizi ortaya koyduk. Bu da çok önemli. Bundan önceki dönemlerde iyi işler yapan ancak kazanamayan bir takım varken, şimdi kazandılar. Bunda gençler ve tecrübeli oyuncuların kaynaşmasının bir tablosu. Milli Takımda genç oyuncuların oynaması gerekir; ancak en iyi ve formda olan oyuncunun oynaması gerekiyordu. Kadro olarak da daha ne yaptığını bilen, kazanma adına alışkanlıkları olan oyuncular oynadı ve bu da galibiyeti getirdi." yorumunu yaptı.


"İZLANDA GRUPTAKİ EN BÜYÜK RAKİBİMİZ OLACAK"

Fransa ve İzlanda ile Haziran ayında oynanacak maçları değrelendirmesi istenen Çaykur Rizespor Teknik Direktörü Okan Buruk, "Her takım her takımı yenebilir. Fransa'ya karşı tabii ki Türk Milli Takımı kazanmak isteyecek. Fransa'yı biraz grubun üstünde görüyorum. Hem oyuncu kalitesi olarak hem de son dünya şampiyonu. Fransa'yı grupta çok ölçü almamak lazım. İzlanda belki gruptaki en büyük rakibimiz olacaktır. Fransa'yı da yenebiliriz; ama objektif olarak takımların durumuna baktığımızda Fransa ilk sırada gidecek görünüyor." ifadelerini kullandı. 2020'ye katılma şansıyla ilgili olarak ise Burak, "Özellikle İzlanda'ya karşı kazanarak devam edersek, çok büyük şansımız olur. Kazanmak bir avantaj. İki maçı kazandık ve seyircimizi de çok etkili oluyor: Eskişehir'de taraftar büyük destek verdi. Konya'da da Milli Takıma büyük destek oluyor. Anadolu'da iyi bir atmosfer yaratıldı." dedi.

"YABANCI SINIRLAMASI KISA VADEDE ZARAR VERİR"

Gündemdeki yabancı oyuncu sınırlaması konusundaki düşünceleri sorulan Okan Buruk şu yorumu yaptı, "Artık klasikleşti. Yabancı sınırından çok Türk oyuncuları konuşmamız gerekiyor. Biz neden Türk oyuncu yetiştiremiyoruz? Alt yapılara önem veriyor muyuz? Bu model üstünde çalışmalıyız. Yabancı sayısından çok ne kadar alt yapıdan Türk oyuncu çıkarmalıyız? Uzun vadeli yatırım yapmalıyız. Yabancı sayısından çok alt yapılarda neler yapabiliriz? Belki sporu, futbolu okullara koyabiliriz. Oyuncuları nasıl yetiştirmeliyiz? İyi etiştiriciler ve iyi tesisler oluşmalı. Uzun vadede bizim yatırım yapmamız gerekiyor. Kısa vadede yabancı sınırı üst seviyede tartışılıyor. Alttan gelen özellikle Türk oyuncuların çok fazla seçeneğimiz olmuyor. Çok fazla yabancı oyuncu aldık. Türk oyuncunun az olması ve elit oyuncu
bulamamamızdan dolayı bu yolu seçtik. Kısa vadede yabancı sınırının gelmesinin iyi olacağını düşünmüyorum. En büyük sorunumuz oyuncu yetiştiremiyoruz.
İyi bir Milli Takımımız var. Yurtdışına her sene bir iki oyuncu gönderebiliyoruz. Ligimizin kalitesi arttı. Belki yavaş yavaş yabancı sayısında azakmalar olabilir ama kesin bir şekilde bir anda yabancı sayısının ligin kalitesini düşürür"

İkinci yarıda Rizespor'un 9 maçta 7 galibiyet aldığının hatırlatılması üzerine ise genç teknik adam, "İlk yarıyı son sırada bitirmiştik. Burada şanssız maçlar da geçirmiştik. 7. hafta takımın başına geldim. 10 haftalık bölümde iyi oynadığımız kazanamadığımız maçlar oldu. Doğru tespitler yaptık. Bu sadece benim değil taraftarın da Rizsepor'u seven herkesin katkısı vardı. Transferler yaptık. Bir yandan transfer yaptık. 8 oyuncu gitti. Bir iki genç oyuncuyu
kadromuza kattık. En büyük şansımız içeride kalan oyuncuların çok karakterli olmalarıydı. Yeni gelen oyuncuları hemen içlerine aldılar. Kazanarak gitmek bize özgüven kazandırdı. Daha alternatifli bir takım olduk. Kenetlenmeyi de atlamayalım. Rize kentinin kenetlenmesi, başkanımız yönetimimiz, takımla beraberliği yakaladık." diye konuştu.

Akhisardaki kupa zaferi ve Rize'deki çıkışı değerlendirmesi istenen Okan Buruk, "Akhisar'daki hedefimiz Arvupa'ydı. Bunu kupayla yapacağımızı taphmin edemiyorduk. O bütçelerle Avrupa hayali kurmak ve oyuncuları inandırmak güzel. Bu hayali gerçekleştirmek güzel. Rize'ye geldiğimizde ligde kalma yolunda mücadele verdik. Şimdi oyunculara ligde kalmak yerine ilk 10'un içine sıçramak bizim için hedef dedim. Ekibimle birlikte doğru çalışıyoruz. Oyuncularla ilişkilerimiz çok önemli. Oynayan- oynamayan bizim için çok önemli. Başarı yolunda hedefleri olan insanlarız. Oyuncuların görev dağılımlarını netleştirmek önemli. Rakip analizini yapmak önemli. Bunları da kendi aramızda tartışıyoruz. Sonuç geldikçe de oyuncuların özgüveni de artırıyor. Bu bizim ve oyuncuların performansını yukarı taşıyor. Oyuncu, teknik ekip, bizim çok değerli ekibimiz var." açıklamalarını yaptı.

"BEŞİKTAŞ'TAN TEKLİF ALDI MI?"

"Şenol Güneş, sezon sonunda Beşiktaş'tan ayrılacak. Sizin isminiz de geçiyor. Siyah Beyazlılar'dan teklif aldın mı?" sorusuna Okan Buruk kısa ve net yanıt erirken; "Beşiktaş'tan bana herhangi bir teklif gelmedi. İsimler geçiyor. Türkiye'deki Abdullah Hoca, Sergen Yalçın, Mehmet Hoca (Özdilek), Samet (Aybaba) Hoca çok fazla isim var. Bunlar normal. Nasıl başarılı oyuncuların transferde ismi geçiyorsa, başarılı isimlerin de anılması normal." yanıtını verdi. "Beşiktaş teknik direktörlüğünü düşünür müsünüz?" sorusuna ise yanıt vermekten kaçınan Okan buruk, "Şu anda ortada bir şey olmadan bir şey demem yanlış olur." yanıtıyla yetindi.

GALATASARAY SÖZLERİ...

"Galatasaray ile de adın anılıyor? Bir gün Galatasaray'ı çalıştırmak ister misiniz?" sorusu üzerine de Okan Buruk açık kapı bıraktı ve şöyle konuştu, "Hepimizin hedefleri var. Geçmişte çok önemli başarılar yaşadık. Hayatımın belki en önemli günleri orada geçti. Bunlar benim için çok önemli. Futbola Galatasaray'da başladım, orada devam ettim. İtalya'ya gittim. Dönüşte Beşiktaş ve Başakşehir'de oynadım. Benim için değerli kulüpler. Bunların hepsinde doğru olduğunda görev almayı herkes ister. Önemli görevler. Galatasaray'ın başında çok değerli, önemli bir teknik direktör var. Bu anlamda baktığımızda ileride Türk teknik adamlar için büyük takımlarda çalışmak çok değerli oluyor. Doğru zaman çok önemli. Her teknik adam için doğru zaman önemli. Bizler için Milli Takım da çok önemli. Şenol Hoca'nın 4
senelik bir anlaşması var. İnşallah o çok başarılı olacak. İleride Türk teknik adamlar için Milli Takım'da çalışmayı herkes ister. Yurt dışında çalışmak benim için çok önemli. İtalya'da oynadım. Türk teknik adamların yurt dışına açılması çok önemli. Aklımızla bir takım yok; ama zor bir şey. Öncelikle Türkiye'de başarı yakaladıktan sonra gitmek kolay olacaktır. Yıllar önce Fatih Hoca doğru bir şekilde yaptı. UEFA Kupası'nı kazanarak önce Fiorentina ardından Milan'a gitti. İnşallah biz de o yolda gideriz."

"ŞAMPİYONLUK FAVORİSİ BAŞAKŞEHİR"

Şampiyonluk yarışını da değerlendirmesi istenen Okan Buruk, "Ligin bitmesine 8 maç var. Her şey olabilir. 6 puana düşen fark, iki takım için de yarışın tekrar başlamasına geldi. Başakşehir'in birbirini çok iyi tanıyan oyuncu grubu var. İçeride dışarıda maç kazanabiliyor. Bu sayede yarışın içinde kaldı. Galatasaray da özellikle başa baş gittiği şampiyonluk yarışlarını iyi sonlandıran bir takım. Çok çekişmeli maçlar olacak. Net bir şey söylemek zor. İki takımın da şansı olduğunu düşünüyorum. Ancak Başakşehir'in bu performansı ve oyuncu kadrosuyla favori olduğunu söyleyebilirim." sözleriyle şampiyonluk favorsini açıkladı.



Kaynak:Sporx