-Kadir ÇETİNÇALI, "Galatasaray Başkan adaylığından sağlık sorunlarınız nedeni ile çekilmiştiniz önce sağlık durumunuz nasıl, iyi misiniz?"
-Adnan ÖZTÜRK, "Ben iyiyim Allah’a şükür gayet iyiyim. İş hayatı malum stresli ama gayet iyi durumdayım. Sağlık sorunlarını aştık."

MİRASYEDİ OLMAYALIM
KÇ- "Bu dönemde Galatasaray’ın sorunları ile ilgilenebildiniz mi?"
AÖ-"Önceden Galatasaray’la her saat ilgiliydim. Şimdi her gün ilgiliyim. Eskisi gibi ilgilenmem mümkün değil. Ancak Sevgili Dursun Başkan’ın söylediği gibi, bu 22 Ekim’deki Genel Kurul Galatasaray Tarihi’nin en önemli Genel Kurulu. Bu konuda Sayın Başkan’a katılıyorum. Galatasaraylılar’ın bu kongreye ilgi göstermesi gerekir. Herkesin camiada ne oluyor ne bitiyor görmesi ilgilenmesi gerekiyor. Yıllardır anlatmaya çalıştığım mirasyedi olacağız cümlesine dikkat edelim. Dikkat edelim ki, sadece ben değil birçok büyüğüm kardeşim de aynı şeyi söyledi; Galatasaray’da mirasyedi çağını başlatıyor mu, başlatmıyor muyuz bunun kararı vereceğiz."

O KADAR ÇOK BORÇLUYUZ Kİ
KÇ-"Başkan Özbek, Emlak Konut ile bir protokol yaptı. Riva ve Florya arazilerini içeren. Bunu Galatasaray yararına buluyor musunuz?"
AÖ-"Bunların hepsi hesap kitap meselesi. Dursun Başkan ve geçmişteki başkanlar ve bütün kulüp üyeleri camianın iyiliğini istiyor. Yönetim kurulu ve başkan önce şeffaf olmak zorunda. Riva için her türlü yetkisi var. Bu yetki tüm başkanlara verildi. O kadar borçluyuz ki, artık teminatlarımız borcumuzun 5 katına çıktı. Artık 2 milyar TL. teminat veriyoruz. Yönetim kurulunun haberi var mı? Dursun Başkan bunu tek başına mı yapıyor? Bilmiyorum ama bu bence bir paket. İddia etmiyorum ama sadece Riva değil bunun içinde Florya’da var. Yetki sadece Riva için verildi. Başkan Riva için yetkim var, Florya için gideceğim oylamaya diyor ama bunun ayrı ayrı oylanması gerekiyor. Matematik de, şeffaflık ta ciddiyet de bunu gerektiriyor. Ben son söyleyeceğimi en başta söyleyen birisiyim. Galatasaray’da imza atıldığı zaman kurumsal yapı esastır, süreklilik arz eder. Bence Florya ve Riva’yı paket olarak masaya koydular ve paket olarak anlaştılar. Ama Riva henüz bahsedilen o rakamlara gelmedi. Florya ise çok başka. Tabiri maruz görün İstanbul’da eşi olmayan bir arazi. Özellikle havalimanı taşındıktan sonra başka boyuta gidecek. İkisini ayrı değerlendirmek gerek. Zaten rakamlarda bunu gösteriyor. Sizin aracılığınızla Dursun Başkan’a ve yönetime mesaj vermek istiyorum; sıradan bir genel kurul üyesi olarak. Böylesine kurumun, kulübün kaderini etkileyecek majör bir hareketi neden yapıyorsunuz? Öncesi her şeyi rakamlarla şeffaf açıklayacaksınız. Geçen Divan Toplantısı’nda verdikleri bir sunum vardı; şahsen benim çalışma arkadaşlarım bana böyle bir sunum hesap-kitap getirse benimle çalışamazlar. "

ADA İŞGALDE, OTEL YAPIMI DURUYOR,TAÇSPOR SKANDALI, AVRUPA’DAN MEN YİNE OLABİLİR
KÇ-"İşten mi kovarsınız?"
AÖ-"Kovmak kelimesini sevmiyorum ama benimle çalışamazlar. Bu neden yapıyorsunuz ve bunun vadesi nedir ve yaptıktan sonra nereye varmak istiyorsunuz? Bu sunum bana bir şey açıklamadı. Galatasaray’ın mal varlıklarını elden çıkarmadan önce, sevgili başkan Galatasaray Adası’nı resmi olarak işgal eden bir kişi var. Galatasaray üyeleri kendi tesisine giremiyor. Elindeki malı satmadan önce senin olan mallara sahip çık. Başkan önce bu sorunu derhal çözmeli. Bu arkadaşın kulüpten atılması için kulübe başvurdum ve disiplin kurulu da kabul etti. Ayrıca başkan çok iddialı bir şekilde lanse ettiği, camiayı heyecanlandırdığı kendi uzmanlık alanına giren Mecidiyeköy’deki otel inşaatının durumunu açıklasın. Şu an İstanbul’da 150’den fazla otel satılık. Aylardır inşaat yerinde sayıyor. Üçüncüsü Ünal Aysal ile birlikte yaptıkları Taçspor operasyonunu camiaya açıklasınlar. Bunu net söyleyeyim. Taç Spor Tesisleri’ni Ataşehir’de biz kulüp olarak işleten firmanın, yani orada yemek içecek servisini yapan firma demek. Bu şirketin yüzde 51’ine 8 milyon dolar nakit para ödediler, yani yarısına. Bu şirket 16 milyon dolar, yani bu şirket kahve yemek yaparak 10 senede bu parayı nasıl çıkarır, nasıl kazanır bunu açıklasınlar. Galatasaray’ın kader hareketlerini yapmak için bir yönetim kurulu ve başkanı inisiyatif alıyor ve bununla ilgili karar alıyor. Galatasaray’ın iki malvarlığını nihai olarak elden çıkarmak için karar alıyor, kimseye sormadan ön protokoller imzalıyor. Bununla ilgili camiaya dişe dokunan bir ciddi kurumsallığa yakışan bir açıklama görmedik.

30 Haziran bilançolarını aldım. Doğru banka borçlarımız çoğaldı. Sevgili Dursun Özbek kulüpte tasarruf yapacağım, giderleri, zararı azaltacağım dedi. Ama onlar olmadı. UEFA’dan 1 sene ceza yedik bence seneye yine yiyeceğiz. 6 aylık zarara bakıyorum sadece futbolun 6 aylık zararı 79 milyon TL. Yani bir senede 160 milyon TL 50 milyon dolara yakın zarar edeceğimiz ortada. Genel yönetim giderlerinde yüzde 22’lik artış var. Personel sayısında değişim yok. Kimse kur farkının arkasına sığınmasın. 30 Haziran 2016 kuru ile 31 Aralık 2015 kuru aynı, 2.90. Yönetsel anlamda hiçbir tasarrufa gitmiyorsunuz. Başınıza gelen musibetlerle ilgili hiçbir önlem almıyorsunuz. Eski alışkanlıkları devam ettiriyorsunuz. Çıkıp ben satacağım diyorsun. Peki satalım. Riva için 330 milyon dolar gelir bekliyorum dedi. Olabilir. Bir komite kuruldu hesaplar kitaplar yapılıyor. Ben bundan yüzde 10 Türkiye’deki ekonomik performans düşük diye kesinti yapsam 300 milyon dolar eder. Galatasaray’ın banka borcu 30 Haziran itibari ile 230 milyon dolar. Kulübün banka borcundan kurtulması tercih meselesi.

230 MİLYONLUK BANKA FAİZİNDEN KURTULMAK İÇİN RİVA YETER
KÇ-"Yıllık 120 milyon faiz giderinden kurtulmamız gerek diyor sizce bu doğru eylem mi?"
AÖ-"Bundan kurtulmak için 230 milyon dolar kapatmam gerekiyor ama Riva’dan 330 milyon dolar gelir hesaplanıyor. Emlak Konut ile yapılan kontratı bir Devlet bankasında kırdırabilirsiniz. Bunu da kırdırmayı düşündüğünü de biliyorum."

KÇ-"Bu yararlı olur mu?
AÖ-"Bu finans hesap meselesi kendisi daha iyi biliyordur. Galatasaray’ın 230 milyon dolar banka borcunu kapatmak için Riva size fazlasıyla yetiyor. Florya nereden çıkıyor? Florya neden satılıyor? "Riva bahane, Florya şahane". Riva için yetkisi var. Bence bu yetki sat diye verilmedi. Global bir yetkinin içindeydi. Faruk Süren, Mehmet Cansun, Özhan Canaydın, Adnan Polat, Ünal Aysal bilmiyor muydu buraları satmayı. Onlar bugüne kadar getirdiler. Dursun başkan o tarzla ilgili yönetsel değişim yapmadığı için borç gırtlağa dayandı. Riva elden çıkarınca banka borcumu kapatıyorum. Buna saygı duyuyorum. Florya neden elden çıkıyor? Başkan bunu açıklamalı. Bu bir pakettir ikisi beraber masaya konmuştur. Ben böyle imzaladım diyecek camiaya. Ya da diyecek ki Riva için Florya için ayrı oylama yapalım aldım yetkimi biz de kendisine destek verelim. Riva kabul Florya’ya hayır. "

DEVLET ALİ SAMİ YEN PROJESİNDEN 800 MİLYON DOLAR KARLI
KÇ-"Ali Sami Yen’den Seyrantepe’ye geçerken Galatasaray önemli bir araziyi kaybetti ve ayrıca beleş stat yapıldı algısı oluşturuldu. Galatasaray, Ali Sami Yen’den, Türk Telekom Arena’ya geçerken de büyük zararlara uğradı mı?"
AÖ-"Ben hesap kitap adamıyım. Benim profesyonel olarak işim bu. Ben o projenin içinde çok çalışmış ve çaba sarf etmiş biriyim. Oradaki en ince hesapları bilirim. Devletin sadece Ali Sami Yen projesinden benim hesabıma göre 800 milyon dolar karı vardır. Dolayısıyla Galatasaray bedava stat yaptı gibi söylemleri geçelim. Devlet bu işten 800 milyon dolar para kazanmıştır. Devlet hepimizin devleti. Dolayısıyla helali hoş olsun ama kimse de Galatasaray bedava stat yaptı demesin. Ayrıca hala o stadın Galatasaray’a devri yapılmadı."

SPOR SALONU PROJESİ İYİ ANLATILMALI
KÇ-"Dursun Özbek belki Riva ve Florya anlaşmalarıyla stadın yanına yapılacak salon ile stadın çatı problemini hep birlikte çözmeyi mi hedefledi?
AÖ-"Bu bir pakettir. Devletle oturulmuş el sıkışılmış. Bence o basketbol salonu işini iyi incelemek lazım. O stadın yapıldığı dolgu zemin onu kaldırır mı? Türk mühendisler onun hesabını iyi yaparlar. Ama çatı, stadın devri, salon, karşılığında da Riva ve Florya gibi bir takas, bir devlet bankasıyla operasyon düşünüldüğünü tahmin ediyorum."

KÇ-"Bu takastan sonra Galatasaray zararlı çıkar mı?
AÖ-"Hayır. Çok net söylüyorum. 230 milyon dolar banka borcu Galatasaray için büyüktür. Hele ki bu kafayla yönetmeye devam edecekseniz... Sadece futboldan 80 milyon TL. zarar etmeye devam ederek, bu kafayla bu kulübü yönetmeye devam edecekseniz, 250 milyon dolar değil, yarın da 500 milyon dolar olur. Bunun için bir stratejik plan ortaya koymak lazım, biz onu koymuyoruz, mal satmayı tercih ediyoruz. Ama Riva’nın bugünki değeri 230 milyon dolar banka borçlarını zaten fazlasıyla karşılıyor. Dolayısıyla Sayın Başkana buradan çağrım; Riva-Florya ayrı ayrı oylanacak. Florya, 22 dönümü Galatasaray Spor Kulübü’nün tapulu arazisidir. Geri kalan 88 dönüme yakın yer 2034 yılına kadar Galatasaray’a kullanma hakkı verilmiştir.

Ne yazık ki bugün artık mallarımızı satıp borç ödeme haline geldiysek, biraz mirasyedi olduysak Riva yeter, başkan da bunun gerisini de fazla karıştırmasın bence. Hesap kitap bunu gerektiriyor."

KÇ-"Peki şu da olabilir mi? Riva’dan elde edilen gelirle Florya’daki üst kullanım hakkına sahip olunan arazileri tapusuyla almak gibi?"
AÖ-"Yok. Öyle bir operasyon yapılacak olsaydı Emlak Konut ile ön protokoller imzalanırdı."

GELİRLERİMİZ FENA DEĞİL
KC-"Adnan Öztürk bugün başkan olsaydı, Riva ve Florya’yı ne yapardı?"
AÖ-"Her zaman söyledim. Galatasaray’ın diyelim 250 milyon dolar banka borcu var, diğerleri uzun vadeye yayılmış sporcu borçları var. Aslında Galatasaray’ın hesabı kitabı çok basit. Yüzlerce sayfa detaylar var ama Galatasaray’da futboldan senede 40 milyon dolar tasarruf etmek durumundayız. Gelirlerimiz cidden fena değil. Yani Galatasaray ve futbol anlamında bu kadar kötü bir 6 ay yaşadık. 6 ayda Galatasaray’ın gelirleri bu kadar kötülüğe rağmen 225 milyon TL. Dolayısıyla gelirlerimiz çok düşük, ölüyoruz bitiyoruz edebiyatına gerek yok.

Galatasaray futbol takımı şu an bir ivme yakaladı. Seyircinin stada gelmesi nedeniyle çok seviniyorum. Bu ivmeyi de inşallah devam ettirirler. Ama bu son transfer harekatında, bence Galatasaray’da hiçbir zaman oynamayacak, oynayamayacak, gerek sakatlık gerekse kapasite anlamında Galatasaray’ın borçlarına 20 milyon euro daha eklendi. Siz böyle 20 milyon euro’ları sokağa atarsanız bu 230, yarın 300 olur. Bir değil 10 Riva da yetmez. Gelirin belli giderin de felaket. Giderini kısacaksın. Galatasaray akıllı bir stratejiyle camianın da desteğini alarak bence malını mülkünü satmadan da bu borcunu halleder. Ama başkan adayı olup, çekilmek durumunda kalmış bir üye olarak çok da bu saatten sonra bunu tartışmasını yapacak halimiz yok. Çünkü önümüze bir şey konuyor, seçin, karar verin deniliyor. Ben kararımı, genel kurul üyesi olarak çok net söylüyorum, Riva ve Florya ayrı oylanacak, Riva için evet diyebilirim. Ama projenin detaylarını komiteden de duymam lazım. Ama Florya için kesinlikle cevabım hayır. Çünkü Florya beş tane Riva eder. Kapıda da bekleyen yok. Zaten banka borçlarını kapatmak değil mi amacımız. Riva da fazlasıyla kapatıyor. Yani Dursun başkana buradan mesajı, "Başkan biraz yavaş git".. Otel, Taç Spor ve Galatasaray Adası meselelerini de süratli bir şekilde halledip camiayı da bu konuda aydınlatması lazım ki, biz de diyelim ki "Dursun Başkan bir proje adamı, projeleri bitirebilme kapasitesi var, verdiği sözleri tutabilme kapasitesi var".. Böylece içimiz rahat etsin. Ama bu üçünü halletsin, Riva yetkisini zaten alır. Ama Florya için de hayır."

KÇ-"Futbol takımının gidişatını nasıl görüyorsunuz?"
AÖ-"Şimdi şevklerini kırmak istemiyorum ama...Çok da öyle ahım şahım uçuyor kaçıyor değiliz. Ama moral olarak yukarı doğru çıkmaya başlamak iyidir. Geçen yıla göre de iyiyiz, inşallah daha da iyi devam eder. Genel Kurulda Galatasaray’ın kurumsal kararları verilirken futbolcularımızın etkilenmemesi gerekiyor. Onun için onlara sevgilerimi ve başarı dileklerimi iletiyorum."

RİEKERİNK ENTERASAN DENEYİM
KÇ-"Jan Olde Riekerink, maliyet açısından ligin en düşük teknik direktörlerinden biri. Riekerink ile devam edilmesini doğru buluyor musunuz?
AÖ-"Daha önce de söyledim. Riekerink’in ilk tecrübesi bu. Galatasaray çok büyük bir takım. Avrupa’nın ilk 10 kulübü içindedir. Hatta ilk 5’e de girebilir. Riekerink için bu enteresan bir deneyim. Bence hiçbir tecrübesi yok tabi. Altyapı hocası. Fakat son derece sempatik, beyefendi, taraftarın sempatisini kazandı, umarım başarılı olur."