"Türk halkının öfkesi sonuç odaklı değildi... Kötü oynamaya, onursuzluğa, vurdum duymazlığa kızıyor Türk halkı... Bir diğer nedeni ise, artık Türk insanının tamamına egemen olan tarzıydı, sürekli bir hotzot, kimsiniz siz hotzot... "Beni eleştiemezsin"... Hadi ya, niye eleştiremiyim? Ben senin paranı veriyorum, ben o decoder'i aldığım için sen futboldan para kazanıyorsun, ben o trübüne gittiğim için futboldan para kazanıyorsun, ben yoksam sen yoksun! Hem suçlu, hem güçlüler... Tavır, tavır bir alttan al, hatalıydık de, kötü oynadık de!!
Ama o üstten bakan, sen kimsin ki bana laf söylüyorsun tarzı! Kardeşim biz Türkiye’de bu tarzda hadi bir kişiye tahamül ediyoruz mecburen ikiye edelim. Ancak hocasından en kötü oyuncusuna kadar tamamına tahamül edemem. Sen kimsin? Defol git ulan!
Asgari ücretin 400 dolar olduğu ülkede alacaksın yılda 3 milyon Euro. İki tane kıçı kırık maç oynayıp, büyük bir kısmetle turnuvaya karılacaksın, yarım milyon prim alacaksın sonra dönüp diyeceksin ki bıdı bıdı bıdı…
Hem suçlu hem güçlü. İstifa ediyorum, bir daha Milli Takım’a gelmiyorum dersin buna eyvallah! Bunları demeyip, kalkıp bir de tepeden horozlandığın zaman 2 maç kaybedip, 1 maç kazandığında kıçın tavana kadar yükseliyorsa hadi lan! Hadi defolun gidin derim ben de sana. Ne oldu kazandın? Orda birileri elenecek, biz elendik. Ama sorun tavır. Bir altta alın.
Ama öyle değil. Sürekli bir tavır. Sana gösteririm, ne yapıyorsunuz? Ay’a roket mi yolluyorsunuz şerefsizler. Üç kuruşluk top oynayacaksınız. Ama ona posta buna posta. Siz kimsiniz? "
Kaynak: Ajansspor
