Habertürk TV'de Sevilay Yılman'ın sunumuyla 'Sevilay Soruyor' programının bugünkü ilk konuğu Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım oldu.Yıldırm çok önemli açıklamalarda bulundu.

Yıldrım'ın açıklamaları şu şekilde;

''TÜRKİYE'NİN EN ÖNEMLİ STADI, BİZİM STADIMIZ''

''1998'de stadı yapacağız diye söz vermiştim, yaptık. Bu stadı Fenerbahçeliler olarak yaptık. Stadyum yapılırken de kötü bir kaza atlattım. Demirler yapılmıştı, üstüne tırmandım ve düştüm, Allah'a şükürler olsun ki kurtulduk. Fenerbahçe buradan hiç çıkmamalı. Bu stadyumda her zaman kalmalı. Dolarken de boşalırken de kolay ulaşıma sahip bir stadyum. Kadıköy semtine de yakın. Türkiye'de yapılan en önemli stadyum burasıdır. Devlet, bu stadın ardından diğer kulüplere stat yapıştır. Bu stadı Fenerbahçeliler kendisi yapmıştır. Yeri gelmişken; devlete de teşekkür ediyorum diğer stadyumları yaptıkları ve kulüplere yardımcı oldukları için...''

''O 1 OYA SEVİNSEM Mİ ÜZÜLSEM Mİ BİLMİYORUM''

''20 senelik süreçte iyi ve kötü şeyler yaşadık. O 1 oya sevinmek mi yoksa kızmak mı lazım bilmiyorum. Kaderimizde varmış. O yüzden şikayetçi değilim. Her zaman ve her yerde söylediğimiz şey, çocuklarıma bırakacağım en büyük miras Fenerbahçe başkanlığıdır. 2007'de bir TV programında başkanlığı bıraktığımı ifade ettim. İnsanlar tezahüratlar ve desteklerle dönmem için çağrı yaptılar ve geri döndük.''

''SON KEZ ADAY OLUYORUM''

''Döndükten sonra da 3 Temmuz ile karşılaştık. Herkes 'bırakacağım diyor bırakmıyor' diyor ama ben bıraktım. Bıraktığımda bana yapılan çağrılardan sonra döndüm. Bu kez kararlıyım ve son kez adayım. Eğer seçilirsem; bir daha başkanlık gibi bir isteğim olmayacak. Benden sonra 'şu aday olsun' demem yanlış olur. Kim istiyorsa o olsun. Ben bu kulübü 1 milyon üye projesi ile halka açtım. Herkes üye olmalı. 5-6 tane başkan adayı çıkmalı. Fenerbahçe'ye kimin projesi daha katkı sağlayacaksa başkan o olmalı.''

''SİYASET YAPAMAM, YAPIM BUNA UYGUN DEĞİL ÇÜNKÜ BEN TARAFIM''

''Siyaset yapamam, yapım buna uygun değil. Federasyon başkanı da olamam. Ben tarafım ve Fenerbahçeliyim. Fenerbahçe haksız durumda olsa bile Federasyon başkanı olsam Fenerbahçe lehine karar veririm bu yüzden Fenerbahçe başkanı dışında başka bir yere başkan olamam.''

''VEFA ÇOK ÖNEMLİ''

''Vefa önemli, Lefter'i herkes unutmuştu. Lefter ismimi söyleyemezdi. Bana 'Aziz Yılmaz' derdi. Eşi de ona 'dilini eşek arısı soksun' derdi. Tedavi sürecinde ona çok yardımcı olduk. Hep yanında olduk. Can Bartu ile Lefter ile sohbet etti. Can Bartu, Lefter için, 'Onun ayakkabısı bile olamam' demişti. Onların geçmişe gitmeleri, bizlere o günleri yaşatmaları çok önemli konulardı. FB TV'de bir araya gelmeleri bizim için de çok önemli olmuştu.''

''YOLU AÇIN DİYORUZ, KIZDI DİYORLAR''

''Yolda yürürken zorlanıyoruz 'yolu açın' diyorum sonra Aziz Yıldırım kızdı, etti diyorlar. Trafikte ben yol verdim gitti, ileride durdu, kamerası da varmış. Onla bana diyor ki, 'Niye sinyal vermedin'. Halbuki sinyal de verdim. Ama sosyal medyada meşhur olmak için öyle şeyler yapıyorlar.''

''Alex'in benimle sorunu yok. Teknik direktörle problemi vardı. Ne yapmak istiyorsun diye sorduk. 'Gitmek istiyorum' dedi. Ben orada 'kal' desem; bu kez teknik direktörle sorun yaşayacaksın. O zaman teknik direktöre 'git' desek, oyuncunun hocaları gönderme olayının önü açılacak. Eğer Alex'e 'kal' deseydim daha büyük problemler olurdu. Başka oyuncuda da olsa aynı şeyi yapardım.''

''AYAĞIMIZ TOPA DEĞDİ''

''Geçmişte futbol oynadım. Topa ayağımız değdi. Amatör olarak 18 yaşımda futbol oynuyordum. Futbolcu olacağım diye bir hayalim yoktu. Her Fenerbahçelinin hayali olduğu gibi benim de Fenerbahçe başkanı olma hayalim vardı. Hayalim olmasaydı; neden buraya gelip yöneticilik yapayım?''

''SON KEZ ADAY OLMAM LAZIM ÇÜNKÜ YENİ BİR MÜCADELE BAŞLAYACAK''

''Seçimi kaybetsem hiçbir şey yapmam. 20 sene burada başkan kaldım. Çok uzun bir süreç. 'Yoruldular' diyorlar fakat biz yorulmadık. Bizi yoran şeyler, yaşadıklarımız. 26 bin küsür aidatını yatıran üye var. Stadyumda yapacağız. Çimin üstü kapanacak. Sandıklar sahada olacak. Divan kurulu, yönetim ve diğer masalar kurulacak. Tribünlere de kongre üyeleri alınacak. Seçimi ben veya Ali Koç kazanır ama seçim Fenerbahçe'ye hayırlı olsun. Arzum ve isteğim; Yargıtay bitene kadar başkan olarak kalmam lazım. Dava devam ediyor. Ters bir karar da verebilirler. Mahkumiyeti onaylayabilirler. İki sene üç ay girip hapis yatacağız. Fenerbahçelilerin vefa duygusu ön planda olarak seçimi düşünmeli. Fenerbahçe başkan olmasaydım; hapse girmezdim çünkü bu olayların muhattabı olmazdım. Fenerbahçe'de son kez başkan olmam lazım çünkü ben hapse girersem; hiçbirinin içi rahat etmez. Yeni bir mücadele başlayacak. Bunu ancak biz yaparız. Benim devletle hiçbir şeyim yok. Aldığım bir ihale veya iş yok. Ben tek Fenerbahçe'nin adamı oldum başkasının adamı olmadım. İleride her şeye pişmanlık duyulabilir. Bu sürecin ben ve arkadaşlarımla devam etmesi lazım. Bizden sonra 3 yıl için bütün mahkemeler ve davaların başlamasını sağlamakla beraber devam edecek. Fenerbahçe tüm branşlarda şampiyonluğa oynayacak şekilde dizayn sağlayacağız. Mahkeme bitsin ona göre yapacağız değil. Önümüzdeki sezon şampiyon olacağız. Futbolda da şampiyon olacağız. Bu başarıları devam ettireceğiz. Şampiyon da olacağız. Sonra elveda. 3 Temmuz'da savaşı yaparken; kimlerle nasıl savaştığımızı herkes hatırlasın. Pes edebilirdim ve çıkar giderdim ama Fenerbahçe bugün bu halde olmazdı. Twitter'larda yazmakla olaylar çözülmez. Bazen duygusal hareket etmek lazım bazen de duygusal dışına çıkıp tavır yapmak lazım. Bunlar yapılmazsa Fenerbahçe zarar görür.''

''2 Temmuz tarihien kadar operasyon yapılacağını duymamıştım. 2 Temmuz'da beni Şekip Bey aradı. Bir polis 1 ay önce ona söylemiş ama ciddiye almamış. 1-2 gün içerisinde o polisle bir kez daha konuşulmuş ve yaşadıklarımızın hepsi anlatılmış. Ayın 2'sinde Şekip'le konuştuğumuzda bunları bana anlattı. Bir olay var ama genel bir operasyon varmış' dedi. Ben o akşam Serkan Acar'ın evine yemeğe gitmiştim. Sabah 7'de de buluşup kürek yarışlarına gidecektik. Saat 7'de kapı çaldı ve polisler geldi. Evrak uzattılar. 'Nedir?' dedim. Suçlamayla ilgili Vatan Emniyet'e gideceğiz' dediler. Evde arama yapmadılar ve eve girmediler. Bekçi kulübesinde onlarla oturdum ve evrakları imzaladım. Sonra kahvaltı yapmadım. Kahvaltı yapacağım' dedim. Polis benimle gelip kapıda bekledi ve içeri girdi. Kahvaltı yaptım, ondan sonra çekim yaptılar. 'Niye çekiyorsunuz?' dedim. 'Bir şey olmadığını göstermek için çekiyoruz' dediler. Halbuki yalan... Örgüt operasyonu yapıyor gibi gösterdiler. Çekimleri yaptılar. Oradan gittik Vatan Emniyet'e... Avukatlar geldi, içeri girdik. 4. güne kadar kimseyle görüşmedim. 160 ülkede aynı anlayışı ve sistemi yapan bir örgüt.''