Süper Lig ekiplerinden Galatasaray'da 17 yaşındaki Mustafa Kapı ile geçen yıl başlayan süreç, bu sezon Fenerbahçe'de aynı yaştaki Ömer Faruk Beyaz'la devam etti.

Son olarak TFF 1. Lig ekibi Bursaspor'un 18 yaşındaki golcüsü Ali Akman'ın Alman takımı Eintracht Frankfurt takımına imza atması ve ardından kadro dışı kalması, kulüp mü yoksa futbolcunun mu haklı olduğu sorusunu akıllara getirdi.

Türk futbolunda son dönemde yeni bir tartışma konusu alevlendi.

20 yaş altı genç yıldızların kulüplerinde kalmak yerine Avrupa liglerine bir bir gitmesi herkesin gündemine girmeye başladı. Geçtiğimiz sezon Galatasaray'da 17 yaşındaki Mustafa Kapı'nın sözleşme yenilememesi ve ardından bu sezon başında Fransa'nın Lille takımına gitmesiyle bu süreç tam anlamıyla gündeme girdi.

Hemen 5 ay sonra Ömer Faruk Beyaz'la Fenerbahçe arasında ipler kopma noktasına geldi. 17 yaşındaki genç fubolcu Sarı Lacivertli kulübün sunduğu 5 yıllık yeni sözleşme teklifini kabul etmek istemedi ve Avrupa'ya açılma kararı verdi. Genç orta sahanın Almanya'da Sttutgart ve Schalke ile görüşmelerinin sürdüğü belirtiliyor.

Öte tandan son olarak tartışmaları alevlendiren gelişme Bursaspor Kulübü'nde yaşandı.

Sezon başından bu yana Yeşil Beyazlı kulüün sözleşme yenilemek istediği Ali Akman, sezon sonunda bitecek mukavelesi öncesi Almanya ekibi Frankfurt'a resmen imza attı.

1 Temmuz 2021'den itibaren geçerli olacak 4 yıllık anlaşma yapan 18 yaşındaki golcü, Bursaspor'da kadro dışı bırakıldı. Kulüpler altyapıdan yetişen genç yıldızların özellikle hiç para kazandırmadan gitmesine bozulurken, oyuncular ise daha fazla forma şansı bulmak ve gelişimlerini tamamlamak için Avrupa'ya açılmak istiyor.

Merih Demiral'ın Fenerbahçe'den giderek Juventus'a kadar yükselmesi, Çağlar Söyüncü ve Zeki Çelik gibi isimlerin Süper Lig'de oynamadan direkt Avrupa'da başarı yakalamaları, Ozan Kabak'ın Galatasaray'dan ayrıldıktan sonra Liverpool'a kadar tırmanışı, özellikle 20 yaş altındaki genç yıldız adaylarını heyecanlandırıyor.

Bursaspor, Ali Akman'dan yetiştirme tazminatı olarak toplam 390 bin euro alabilecek.

Filiz lisansının çıkarıldığı ve 12. yaşına girdiği ilk kulüp olan İnegölspor, bir yıllık süre için 10 bin euro alacak. Bunun sonrasında 15 yaşına kadar geçen 3 yıl için Yeşil Beyazlı takıma 30 bin euro, bundan sonra geçirdiği dört sezon için de yıllık 90'ar bin eurodan 360 bin euro, toplamda 390 bin euro kazanacak.

Ancak sözleşme sezon sonundan önce feshedilirse yeşil-beyazlılar bu bedeli de kaybedecek. Ali Akman, Almanya 1. Ligi'ne gittiği için, Avrupa'nın top 5 liginde birinci kategorinin katsayısı 90, dördüncü kategorinin katsayısı 10 bin euro olarak uygulanıyor.

Eğer futbolcu, 23 yaşına kadar sözleşmesi devam ederken başka bir kulübe giderse de Bursaspor, her sefer için bonservis bedeli oranında dayanışma katkı payına hak kazanacak.

Bursaspor camiasının sevilen isimlerinden ve Ali Akman'ın da geçen sezon teknik direktörlüğünü yapan İrfan Buz, Milliyet için yaptığı değerlendirmesinde bonservis konusuna değindi.

Özellikle altyapıdan yetişen genç yıldızların kulüplerine maddi katkı sağlaması gerektiğini ifade eden başarılı teknik adam şu yorumda bulundu;

"Şu an Almanya'da olduğum için Avrupa basınını takip edebiliyorum. E.Frankfurt'un Sportif Direktörü Bobic, Alman basınına, 'Son dönemin en yetenekli gençlerinden birini getirdik, sevinçliyiz' dedi. Ali Akman çok yetenekli, gelecek vaat eden bir genç kardeşimiz. Ama Bursaspor Yönetimi ve taraftar da haklı. Sadece duygusal olarak değil profesyonel anlamda da bu böyle. Sizi yetiştiren kulübünüze kazandırmak durumundasınız. Bursaspor çok büyük bir camia. Vakıfköy örneği var, Ozan Tufan örneği var mesela... İlk benim dönemimde oynadı, daha sonra Fenerbahçe'ye gitti. 7.5 milyon euro kazandırdı Bursaspor'a... Enes Ünal örneği var. Bu tip durumlar bir kulüp için önemli. Genç futbolcuların Avrupa'ya gitmesini isteriz ama kulübe ekonomik katkı da getirmeliler. Biz mesela dışarıdan oyuncu getirdiğimizde döviz harcıyor kulüplerimiz, aynı şekilde giden oyuncularımızdan da bu katkı gelmeli gittikleri zaman."

Son dönemde 20 yaş altı genç yıldızların bir bir Avrupa'ya gitmesi sonrası akıllara Ozan Kabak örneği de geldi.

17 Ocak 2019 tarihinde henüz 18 yaşındayken ve Galatasaray ile sözleşmesinin bitmesine 1.5 sene varken Almanya'dan Stuttgart'tan teklif alan genç stoper hem Avrupa hayalini gerçekleştirdi hem de yetiştiği kulübüne ciddi bir gelir getirdi.

O dönemde Stuttgart, Ozan Kabak'ı tam 11 milyon euroya karşılığında Galatasaray'dan transfer etti. Oysa Ozan'ın sözleşmesinde, 7.5 milyon euroluk serbest kalma maddesi vardı. Oyuncu kabul etse bu rakama Almanya'nın yolunu tutardı.

Futbolcunun bu tavrı da kulübüne, fazladan, önemli bir meblağ para kazandırdı. Ardından da önce 15 milyon euroya Schalke 04'e giden, son olarak ise 30 milyon euro satın alma opsiyonuyla Premier Lig Şampiyonu Liverpool'a imza atan Ozan Kabak, Galatasaray'ın da gururu oldu.

TFF Futbol Gelişim Direktörü ve Genç Milli Takımlar Sorumlusu Tolunay Kafkas, Milliyet için son dönemde genç yıldızlar ve kulüplerde yaşanan sözleşme durumunu değerlendirdi.

Ali Akman, Ömer Faruk Beyaz ve Mustafa Kapı gibi genç oyuncuların gelecekte A Milli Takımı'nın iskeletini oluşturacağına vurgu yapan deneyimli çalıştırıcı Tolunay Kafkas'ın görüşleri ise şu şekilde;

"Ömer Faruk Beyaz sanırım Fenerbahçe'de süre alamayacağını düşündüğü için Avrupa'ya geçmek istedi. Ama şunu bizzat biliyorum, hem Fenerbahçe Başkanı Ali Koç hem de Sportif Direktör Emre Belözoğlu, Ömer Faruk'un takımda kalması için, sözleşme yenilemesi için çok çaba harcadı. Ancak Ömer Faruk sanırım oynayamayacağı psikolojisinde olduğu için, öyle bir izlenimi olduğu için yurt dışını seçmek istedi. Ali Akman da benzer şekilde gelişimini yurt dışında yapmak istiyor. Ali'nin de tabii mukavelesi bitiyordu. Bursaspor benim çok sevdiğim, kaptanlık yaptığım güzel bir camia. Kulüpler de yatırım yaptıkları için bu tip durumlarda oyuncular kazandırsın istiyor. Ama süreci iyi yönetmek lazım. Kadro dışı kalmasına kadar giden bir süreç var. Bu süreçler iyi yönetilmeli. Çünkü Ömer Faruk olsun, Ali Akman olsun hepsi gelecekte A Milli Takımımızın iskeletini oluşturabilecek elit seviyede oyuncular."

İngiltere Premier Lig şampiyonu Liverpool'a transfer olan Ozan Kabak'a da değinen Tolunay Kafkas, "Ozan Kabak zaten potansiyelli ve değerli bir oyuncumuzdu. Genç milli takımlarda da beraber çalışmıştık. Örneğin menajeriyle konuştum en son, Liverpool'dan övgüyle bahsetti. Tesislerde altyapıdan üst yapıya kadar her şeyin hazır, son derece modern ve eksiksiz olduğunu belirtti. Ben Ozan Kabak'ın başarılı olacağını düşünüyorum ve kendisiyle gurur duyuyoruz" şeklinde konuştu.

Ali Akman, Ömer Faruk Beyaz ve Mustafa Kapı konusunda yaşanan son süreç herkesin dikkatini çekerken, Türkiye'de altyapı sistemiyle başarı kazanan Altınordu Kulübü de benzer durumlardan geçmekte...Tesisleşmesi ve altyapı sistemiyle Türkiye'ye örnek olan Altınordu'da Başkan Seyit Mehmet Özkan, benzer olaylar nedeniyle 6 Temmuz 2020 tarihinde resmi internet sitelerinde bir yazı yayınladı ve "Yetti artık" çıkışıyla görüşlerini dile getirdi.

İşte o yazı:

''Bu toplumun en önemli değerlerinden biri "Helalleşmek"tir. Bu topraklarda yaşayanlar maddi veya manevi borçlarına sadıktırlar, "Helalleşmek" toplumumuzun en önemli özelliklerinden biridir. Bu topraklarda yaşayanlar önce namusu ve şerefi için yaşar, "para" sonra gelir.

"Helalleşmek" ile ilgili olarak, geçen yılın haziran ayında 2 olumsuz, bu yılın haziran ayında ise 1 olumlu, 1 olumsuz olmak üzere, toplam 4 tane "Vak'a" yaşadık. Bu konuda kimseyle polemiğe girmem. Kimseden de bir şey istemiyorum. Allah'ın yardımı bana yeter.

1. Sadece "babalar"a "yetti artık" diyorum, helallik almadan gitmeniz doğru değildir, yapmayın, kesinlikle yapmayın, eğer bilseydiniz kesinlikle yapmazdınız diyorum.2. Büyük kulüplerimize diyeceğim ise, kendinize yapılmasını istemediğiniz bir şeyi başkasına yapmayın..."

Başkan Seyit Mehmet Özkan'ın resmi internet sitesinde 6 Temmuz 2020 tarihli yazısında verdiği örnekler gözlerden kaçmadı. Altınordu Başkanı tarafından geçen yıl kaleme alınan örneklerde, 2001 doğumlu Atakan Gündüz, 2002 doğumlu Salih Kavrazlı ve 2003 doğumlu Efe Mustafa Çetin'in ayrılış şekillerine değinerek, "Helalleşmediler! Allah'a havale ettik, Allah Büyük'tür" diyerek bahsetti.

Sadece 2001 doğumlu Muhammet Taha Tepe'yi bunlardan ayıran Seyit Mehmet Özkan, "Trabzonspor talip oldu. 2.3 milyon TL bonservis bedeli ödediler. İkinci satışından da pay aldık. Trabzonspor'a hayırlı olsun. Muhammet Taha ve babası helalleşerek gittiler. Allah yollarını açık etsin. Muhammet Taha'yı daima bizim bir "Evladımız" olarak anacağım ve onun iyiliği için her zaman dua edeceğim"

Kaynak: Fotomaç

.