Tarihler 4 Mayıs 1989’u gösterirken,bir gün önce oynanan Galatasaray -FENERBAHÇE maçından sonra Milliyet Gazetesi’ndeki köşe yazısını şöyle bitiriyordu rahmetli İslam Çupi:”FENERBAHÇE yenilmez,bu forma ile dalga geçilmez.”

Tarih tekerrürden ibaret olsa da tarihten ders çıkaramayanlar şüphesiz ki hala varlar,tıpkı dün akşamki Beşiktaş takımı ve taraftarı gibi.

İlk 45 dakikada uzatmalarda gelen golle FENERBAHÇE’ye üç gol atıp FENERBAHÇE’nin büyüklüğünü görmezden gelenler,kümeye diye tempo tutanlar,lay lay çekenler,ikinci 45 dakikada bildikleri tüm duaları okudular. Kaderde Beşiktaş camiasını şampiyonluktan uzaklaştırıp ALLAH’a yakınlaştırmak da varmış,çok büyük sevap işledik.

Devre arasında 1989’daki Veselinovic gibi birinin çıkıp bazı şeyleri hatırlatması gerekiyordu.O günü yaşayanların anlattıklarına göre şöyle demişti hoca:”Onlar bize 45 dakikada 3 gol attı,biz FENERBAHÇE’yiz onlar bize 3 atıyorsa şimdi de biz çıkıp onlara 4,5 atalım.” Nesilden nesile anlatılan tarihi 3-0’dan 4-3’lük maçın hikayesi o an başladı ve mutlu sonla bitti. Galatasaraylılar’ın zihinlerinde hala Simovic’in 4.golden sonra ağlayan surat ifadesi var.

Bunu 2000-2001 sezonunda 3-0’dan 4-3 lük Gaziantep maçında da yaşamıştık.Tribünde kız arkadaşına 3-0’dan sonra Allah belanı versin,bir maça geldin,maçı kaybediyoruz diye bağırıp kızın gidişine sessiz kalan çocuğu hatırlayıp gülüyorum hala.O maç da böyle inanarak gelmişti.

Dün akşam benzer bir hikaye daha yaşadık.Veselinovic rolü Ersun hocaya emanetti ve belki de Rıdvan Dilmen’in söylediği gibi istifa mektubunu cebine koyarak çıktı sahaya.Soyunma odasında ne dediğini tam olarak bilmiyoruz ama Dirar,”Hoca öyle bir konuşma yaptı ki çıkıp çimleri yemek istedim” dediğine göre baya etkili bir konuşma olmuş.

İkinci yarı bambaşka bir FENERBAHÇE vardı sahada,taktik konuşmaya gerek yok,maçın hikayesi Hasan Ali’nin golünden sonra Şenol Güneş’in yüz ifadesinde saklı.

Alkışlar tüm takıma ama tabi en büyük alkış tribüne.3-0 dan sonra bile bir dakika susmayan,İnönü’de Beşiktaş’a deplasmanı yaşatan büyük FENERBAHÇE taraftarına.

Biz inandığımız zaman bizi durdurabilecek bir güç yok,FENERBAHÇE’nin büyüklüğü formasını terletenler tarafından idrak edilsin yeter.

Son sözüm de “FENERBAHÇE büyük takımlara karşı iyi motive oluyor” diye kendine özgü mizahına devam eden Şenol Güneş’e.FENERBAHÇE büyüklüğü öyle bir büyüklüktür ki;1996 da kendi memleketinde bile adamı sokağa başı dik çıkarmaz.O büyüklük öyle bir korkutur ki adamı,senelerce başka takımlarla kulübede olduğunda giydiğinde bordo mavi takım elbise kravat kreasyonun bunu gizlemez.FENERBAHÇE ile dalga geçilmez,FENERBAHÇE büyüktür,FENERBAHÇE güçtür,FENERBAHÇE ailedir,FENERBAHÇE sevenine hayat,sevmeyenine kabustur.Umarım dün gece iyice anlamışsındır.

Nerde ve nasıl olursak olalım,dün de FENERBAHÇE,bugün de FENERBAHÇE,yarın da FENERBAHÇE,üzülsek de FENERBAHÇE,sevinsek de FENERBAHÇE.

FENERBAHÇE bizim hayata tutunduğumuz dalımız,o dal koparsa hayat biter.Hayata devam etmek ümidiyle ....


SERKAN SARIYAPRAK